deyimler sözlüğü Bir nerededir.com sitesi!

deyim mi arıyorsunuz?

deyimler sözlüğümüzden bulup getirelim!

Türkçe Deyimler Sözlüğü

burun deyimleri

lgs öğrencileri


Deyimler sözlüğümüzde bulunan, burun ile ilgili, içinde burun kelimesi geçen, burun kavramını barındıran, sizler için seçilmiş ve hazırlanmış deyimlerin listesi aşağıdadır.

Deyimlerin üzerine tıklayarak anlamlarını, detaylı açıklamalarını, kullanım örneklerini ve günlük hayatımıza yansımalarını inceleyebilirsiniz.

Ve asla unutmuyoruz, dahi anlamındaki -de ve -da ayrı yazılır ;)

» burun sözcüğünün anlamı nedir?

» burun sözcüğünün ingilizce tercümesi

» burun kelimesi ne demek?

burun kelimesi ya da kavramı ile ilgili deyimler

Deyimler (50)

  • ağız burun birbirine karışmak deyimi

    kavga, sarhoşluk, öfke, yorgunluk gibi nedenlerle yüz yara bere içinde olmak ya da yüzde yorgunluk izleri görülmek.

  • aÄŸzı burnu çarÅŸamba pazarına dönmek deyimi

    arg. yediği dayaktan yüzü gözü bere içinde kalmak, yüz çizgileri kötü görünüm almak.

  • aÄŸzı burnu yerinde deyimi

    güzel sayılabilecek, oldukça güzel (kimse). örnek: Nişanlısı, eh işte, ağzı burnu yerinde sayılır.

  • aÄŸzına burnuna bulaÅŸtırmak deyimi

    bir işi becerememek, iyi bir sonuca ulaştıramamak. örnek: Ağzına burnuna bulaştırmasaydı iyi olacaktı.

  • aÄŸzından girip burnundan çıkmak deyimi

    ne yapıp edip bir kimseyi, yapmayı pek istemediği bir şeye razı etmek. örnek: Adamın ağzından girdi burnundan çıktı, şiirini yayımlattı.

  • aÄŸzını burnunu dağıtmak deyimi

    (birini) sille tokat dövüp yüzünü yara bere içinde bırakmak. örnek: Çocuğun ağzını burnunu dağıtmak için saldırdı.

  • anasından emdiÄŸi süt burnundan gelmek deyimi

    bir işi yaparken çok sıkıntı çekmek.

  • azrail le burun buruna gelmek deyimi

    ölüme yol açabilecek denli büyük bir tehlikeyle karşı karşıya gelmek.

  • burnu bile kanamamak deyimi

    büyük bir kazadan yarasız beresiz kurtulmak.

  • burnu büyük deyimi

    kendini çok beğenmiş, kibirli (kimse).

  • burnu büyümek deyimi

    kendini önemli ve üstün görmek, büyüklenmek, kibirlenmek, örnek: Böyle değildi, biraz burnu büyüdü şu sıralarda.

  • burnu düşmek deyimi

    (pis kokudan) burnu görev yapamaz olmak, burnuna çok pis koku gelmek, örnek: Evinde burnum düştü vallahi!

  • burnu havada deyimi

    kendini çok beğenmiş, herkese yukardan bakan, çok kibirli (kimse).

  • burnu havada olmak deyimi

    herkese yukardan bakmak, kendini çok beğenip kibirlenmek.

  • burnu kafdağında deyimi

    Herkese yukardan bakan, çok kendini beğenmiş, çok kibirli, burnu havada olan.

    Örnek: Onun burnu Kafdağında baksana yine selam vermeden geçti.

  • burnu kafdağında olmak deyimi

    herkese yukardan bakmak, çok kendini beğenmiş olmak, çok kibirlenmek, burnu havada olmak.

  • burnu kırılmak deyimi

    artık büyüklenemez duruma düşmek, örnek: Biliyorum, burnu kırıldı, bir daha yapmaz.

  • burnu sürtülmek deyimi

    (1) daha önce beğenmediği bir işi, bir durumu, bir süre sıkıntı çektikten sonra, kabul edecek duruma gelmek, kibrinden vazgeçmek, örnek: Burnu sürtülünce anladı dünyayı. (2) taşkın davranışlarının cezasını çekerek, güçlüklerle, başarısızlıklarla karşılaşarak artık ılımlı bir yol tutmak. örnek: Bizim oğlanın burnu sürtüldü, işine sarılır artık.

  • burnu yere düşse almaz deyimi

    kendini beÄŸenmiÅŸ, kibirli (kimse).

  • burnuna girmek deyimi

    pek sokulmak, örnek: Baktım, onun burnuna girmiş bir şeyler anlatıyordu.

  • burnunda tütmek deyimi

    pek özlemek, çok arar, çok ister olmak. örnek: Bizim kasaba burnumda tütüyor.

  • burnundan fitil fitil gelmek deyimi

    elde ettiği güzel durum, hemen arkasından gelen kötü şeyler yüzünden, kendisine zehir olmak. örnek: Şurada biraz eğlendim, ama şu yaptığına bak, burnumdan geldi.

  • burnundan gelmek deyimi

    elde ettiği güzel durum, hemen arkasından gelen kötü şeyler yüzünden, kendisine zehir olmak. örnek: Şurada biraz eğlendim, ama şu yaptığına bak, burnumdan geldi.

  • burnundan kıl aldırmamak deyimi

    en küçük bir eleştiriye bile dayanamayacak denli kendini büyük görmek, her yaptığını beğenmek, kendisine hiç söz söyletmemek, çok huysuz ve kibirli olmak. örnek: Artık burnundan kıl aldırmaz oldu, oysa dostlarını dinlemeli.

  • burnundan solumak deyimi

    çok öfkelenip sinirlenmiş olmak, öfke içinde bulunmak, örnek: Baktım ki burnundan solumakta, görünmedim.

  • burnundan yakalamak deyimi

    (birini) hiç kaçamayacağı, kıpırdayamayacağı, atlatamayacağı duruma getirmek, örnek: Onu burnundan yakaladık, artık ne desek yapar.

  • burnunu çekmek deyimi

    mec. umduğunu bulamayarak ağlamaklı olmak.

  • burnunu kırmak deyimi

    büyüklenen birini güç duruma sokarak büyüklenemez duruma getirmek.

  • burnunu sıksan canı çıkacak deyimi

    çok zayıf ve güçsüz kimseler için kullanılır.

  • burnunu sokmak deyimi

    üstüne görev olmadığı, gerekmediği halde her işe karışmak.

  • burnunu sürtmek deyimi

    sıkıntıya sokup kibrini kırmak.

  • burnunun dibinde deyimi

    hemen yanı başında, çok yakınında.

  • burnunun dibine sokulmak deyimi

    iyice yaklaşmak, çok yakınma gelmek, örnek: Aslanın burnunun dibine sokulmak tehlikelidir.

  • burnunun dikine gitmek deyimi

    kimsenin öğüdünü dinlemeyip kendi bildiğini yapmak, bildiği gibi davranmak.

  • burnunun direÄŸi kırılmak deyimi

    çok pis koku yüzünden burnu koku alamaz olmak, burnu işlevini yapamaz duruma gelmek.

  • burnunun direÄŸi sızlamak deyimi

    (1) bir yerinin acısı, burun direğini sızlatacak denli çok olmak. (2) mec. (sevdiği birinin durumu için) çok üzülmek, çok acı duymak, örnek: Onu düşününce burnumun direği sızlıyor.

  • burnunun doÄŸrusuna gitmek deyimi

    kimsenin öğüdünü dinlemeyip kendi bildiğini yapmak, bildiği gibi davranmak.

  • burnunun ucundan ilerisini görmemek deyimi

    az sonra olacağı açık, belli olan bir şeyi bile ayrımsamaktan yoksun bulunmak, kıt düşünceli olmak.

  • burnunun ucundan ötesini görmemek deyimi

    az sonra olacağı açık, belli olan bir şeyi bile ayrımsamaktan yoksun bulunmak, kıt düşünceli olmak.

  • burnunun ucunu görmemek deyimi

    (1) çok dikkatsiz olmak. örnek: Allahlık biri, burnunun ucunu görmekten yoksun. (2) sarhoşluk nedeniyle bastığı yeri bilmemek, çok sarhoş olmak. örnek: Lokantadan çıktığında burnunun ucunu görmüyordu, eve nasıl gitti acaba?

  • burnunun yeli harman savurmak deyimi

    (1) çok büyüklenmek, çok kibirlenmek, pek böbürlenmek, kendini çok beğenmek. (2) çok öfkelenmek.

  • burun buruna gelmek deyimi

    (1) hiç beklenmedik bir anda karşılaşmak, örnek: Çok kaçtım ama sonunda onunla bir kitapçıda burun buruna geldik. (2) iki ayrı yönden gelirlerken birbirlerine çok yaklaşmak, örnek: İki gemi tam burun buruna gelmişken durabildiler.

  • burun kıvırmak deyimi

    değer vermemek, önemsememek, beğenmeyip küçümsemek, örnek: O her şeye burun kıvırır.

  • burun ÅŸiÅŸirmek deyimi

    kendini büyük görmek, büyüklenmek, kibirlenmek.

  • burun yapmak deyimi

    üstünlük taslamak, kendini üstün görmek.

  • canı burnuna gelmek deyimi

    çok bunalmak, artık dayanamaz olmak.

  • canı burnunda olmak deyimi

    yorgunluktan ve bezginlikten sinirli bir durumda bulunmak.

  • çiçeÄŸi burnunda deyimi

    çok taze, çok yeni. örnek: daha çiçeği burnunda bir ozandı.

  • fitil fitil burnundan gelmek deyimi

    elde ettiği güzel durum, hemen arkasından gelen kötü şeyler yüzünden, kendisine zehir olmak. örnek: Şurada biraz eğlendim, ama şu yaptığına bak, burnumdan geldi.

  • hık demiÅŸ burnundan düşmüş deyimi

     ?Her durumuyla ona çok benziyor? anlamında kullanılır.

Rasgele Deyim Videosu


Kavrama Göre Rasgele Deyimler

Kavramlar - 1 (6)

Kavramlar - 2 (6)


uzaktan eğitim öğrencileri

Deyim Kategorileri

Futbol Deyimleri

Birçoğumuzun en büyük tutkusu olan futbol ile hayatımıza giren deyimleri sizler için derledik...

Bilgisayar Deyimleri

Programlama algoritmalarının kodlanırken kullanıldığı programlama dili kavramlarını ve veri tabanı dili SQL...

Sağlık Deyimleri

Madem bu hayatta önce sağlık geliyor, o halde sağlıkla ilgili onlarca deyim de deyimler sözlüğümüzde yer al...

Motorcu Deyimleri

Hobisi motor olan motorsiklet düşkünlerinin kendi aralarında sıklıkla kullandıkları enteresan deyimlerin listesini...

Politika Deyimleri

Hayatımızın olmazsa olmazı, siyaset, politika ile ilgili jargonda yer alan deyimleri sizler için etüt edip, derleyerek...

Haber Deyimleri

5N-1K gibi en çok bilinen bir deyimin içinde bulunduğu haberler kategorisinde bakalım ilginizi çekecek başka ne deyimler yer...

Spor Deyimleri

Günlük hayatımızın vazgeçilmezlerinden birisidir spor. Hem sağlık için hem de görünümümüz için elzemdir spor yapmak. Futbol dışında...

Müzik Deyimleri

Ruhun gıdasıdır dediğimiz müzik ile ilgili günlük hayatımızda yer alan nice deyimler, nice sözler jargona girmiştir....

Alışveriş Deyimleri

Gel vatandaş gellll diye başlar alışveriş deyimlerimiz. Özellikle bayanları yakından ilgilendiren, damping, indirim, sezon sonu, seri sonu ve daha neler neler...


müzik listeleri

Rasgele Deyimler - 1 (4)

Rasgele Deyimler - 2 (4)


ingilizce tercümesi

En Çok Aranan Deyimler - 1 (8)

En Çok Aranan Deyimler - 2 (8)


müzik klipleri

İngilizce Deyim Örnekleri - 1 (3)

  • It's raining cats and dogs.

    Bardaktan boşanırcasına yağmur yağması.

  • A storm in a teacup.

    Bir kaşık suda fırtına kopartmak.

  • That ship has sailed.

    O treni kaçırmak. Çoook geç kalınması.

İngilizce Deyim Örnekleri - 2 (3)

  • Come rain or shine.

    Her ne olursa olsun.

  • Calm before the storm.

    Fırtına öncesi sessizlik.

  • Have your head in the clouds.

    Aklı bi karış havada olmak.